Kanun koyucu birbiriyle ekonomik bir birliktelik kurmak amacıyla ilişki
içerisinde olan hakim şirket-bağlı şirket ilişkilerini, bağlı şirket menfaatinin grup
karşısında geri planda kalmamasını sağlayarak pay sahipleri ve alacaklarının
haklarını, topluluk içerisindeki şirketlere yüklenen birtakım sorumluk ve
yükümlükleri de düzenlemiştir. Yasa koyucu hakim şirketin bağlı şirketi
yönlendirebileceğini kabul etmiş ancak bu yönlendirmelerin de sınırları kanun
koyucu tarafından belirlenmiştir.
YASAL MEVZUAT
G) Şirketler topluluğu
I – Hâkim ve bağlı şirket
MADDE 195– (1) a) Bir ticaret şirketi, diğer bir ticaret şirketinin, doğrudan
veya dolaylı olarak;
1. Oy haklarının çoğunluğuna sahipse veya
2. Şirket sözleşmesi uyarınca, yönetim organında karar alabilecek çoğunluğu
oluşturan sayıda üyenin seçimini sağlayabilmek hakkını haizse veya
3. Kendi oy hakları yanında, bir sözleşmeye dayanarak, tek başına veya diğer
pay sahipleri ya da ortaklarla birlikte, oy haklarının çoğunluğunu oluşturuyorsa,
b) Bir ticaret şirketi, diğer bir ticaret şirketini, bir sözleşme gereğince veya başka
bir yolla hâkimiyeti altında tutabiliyorsa,
birinci şirket hâkim, diğeri bağlı şirkettir. Bu şirketlerden en az birinin merkezi
Türkiye’de ise, bu Kanundaki şirketler topluluğuna ilişkin hükümler uygulanır.
(2) Birinci fıkrada öngörülen hâller dışında, bir ticaret şirketinin başka bir ticaret
şirketinin paylarının çoğunluğuna veya onu yönetebilecek kararları alabilecek
miktarda paylarına sahip bulunması, birinci şirketin hâkimiyetinin varlığına
karinedir.
(3) Bir hâkim şirketin, bir veya birkaç bağlı şirket aracılığıyla bir diğer şirkete
hâkim olması, dolaylı hâkimiyettir.
(4) Hâkim şirkete doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunan şirketler, onunla
birlikte şirketler topluluğunu oluşturur. Hâkim şirketler ana, bağlı şirketler yavru
şirket konumundadır.
(5) Şirketler topluluğunun hâkiminin, merkezi veya yerleşim yeri yurt içinde
veya dışında bulunan, bir teşebbüs olması hâlinde de, 195 ilâ 209 uncu maddeler
ile bu Kanundaki şirketler topluluğuna ilişkin hükümler uygulanır. Hâkim
teşebbüs tacir sayılır. Konsolide tablolar hakkındaki hükümler saklıdır.
(6) Şirketler topluluğuna ilişkin hükümlerin uygulanmasında “yönetim kurulu”
terimi limited şirketlerde müdürleri, sermayesi paylara bölünmüş komandit
şirketler ile şahıs şirketlerinde yöneticileri, diğer tüzel kişilerde yönetim organını
ve gerçek kişilerde gerçek kişinin kendisini ifade eder.
II – Pay ve oy oranlarının hesaplanması
MADDE 196– (1) Bir ticaret şirketinin bir sermaye şirketindeki iştirakinin
yüzdesi, o sermaye şirketindeki payının veya payların itibarî değerleri
toplamının, iştirak olunan şirketin sermayesine oranlanmasıyla bulunur.
Sermaye şirketinin hem kendi hem de onun hesabına alınmış olup da üçüncü
kişilerin elindeki kendi payları, hesaplamada o şirketin esas veya çıkarılmış
sermayesinden düşülür.
(2) Bir ticaret şirketinin bir sermaye şirketindeki oy hakkının yüzdesi, ticaret
şirketinin o sermaye şirketinde sahip bulunduğu paylardan doğan kullanılabilen
oy haklarının toplamının, sermaye şirketindeki kullanılabilir tüm oy haklarının
toplamına oranlanmasıyla bulunur. Hesaplamada, sermaye şirketinin hem kendi
hem de onun hesabına alınmış olup da üçüncü kişilerin elindeki paylarından
doğan oy hakları düşülür.
(3) Bir ticaret şirketinin bir sermaye şirketinde sahip olduğu paylar
hesaplanırken ona bağlı şirketlerin sahip oldukları veya onun hesabına alınmış
olup üçüncü kişilerin elindeki paylar da hesaba katılır.
III – Karşılıklı iştirak
MADDE 197– (1) Birbirlerinin paylarının en az dörtte birine sahip bulunan
sermaye şirketleri karşılıklı iştirak durumundadır. Bu payların yüzdelerinin
hesaplanmasında 196 ncı madde uygulanır. Anılan şirketlerden biri diğerine
hâkimse, ikincisi aynı zamanda bağlı şirket sayılır. Karşılıklı iştirak
durumundaki şirketlerin her biri diğerine hâkimse ikisi de bağlı ve hâkim şirket
kabul olunur.
IV – Bildirim, tescil ve ilan yükümlülükleri
MADDE 198– (1) Bir teşebbüs, bir sermaye şirketinin sermayesinin, doğrudan
veya dolaylı olarak, yüzde beşini, onunu, yirmisini, yirmibeşini, otuzüçünü,
ellisini, altmışyedisini veya yüzde yüzünü temsil eden miktarda paylarına sahip
olduğu veya payları bu yüzdelerin altına düştüğü takdirde; teşebbüs, durumu söz
konusu işlemlerin tamamlanmasını izleyen on gün içinde, sermaye şirketine ve
bu Kanun ile diğer kanunlarda gösterilen yetkili makamlara bildirir. Payların
yukarıda belirtilen oranlarda kazanılması veya elden çıkarılması, yıllık faaliyet
ve denetleme raporlarında ayrı bir başlık altında açıklanır ve sermaye
şirketinin internet sitesinde ilan edilir.
Payların yüzdelerinin hesaplanmasında 196 ncı madde uygulanır. Teşebbüsün ve
sermaye şirketinin yönetim kurulu üyeleriyle yöneticileri de, kendilerinin,
eşlerinin, velayetleri altındaki çocuklarının ve bunların, sermayelerinin en az
yüzde yirmisine sahip bulundukları ticaret şirketlerinin o sermaye şirketindeki
payları ile ilgili olarak bildirimde bulunurlar. Bildirimler yazılı şekilde yapılır,
ticaret siciline tescil ve ilan olunur.
(2) Birinci fıkrada öngörülen bildirim ile tescil ve ilan yükümlülüğü yerine
getirilmediği sürece, ilgili paylara ait oy hakkı dâhil, diğer haklar donar.
Bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesine dair diğer hukuki sonuçlara
ilişkin hükümler saklıdır.
(3) Hâkimiyet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için bu sözleşmenin ticaret
siciline tescil ve ilanı şarttır. Sözleşmenin geçersizliği, bu Kanun ile diğer
kanunlardaki şirketler topluluğuna dair yükümlülüklere ve sorumluluklara
ilişkin hükümlerinin uygulanmasına engel olmaz.
V – Bağlı ve hâkim şirketlerin raporları
MADDE 199– (1) Bağlı şirketin yönetim kurulu, faaliyet yılının ilk üç ayı
içinde, şirketin hâkim ve bağlı şirketlerle ilişkileri hakkında bir rapor düzenler.
Raporda, şirketin geçmiş faaliyet yılında hâkim şirketle, hâkim şirkete bağlı bir
şirketle, hâkim şirketin yönlendirmesiyle onun ya da ona bağlı bir şirketin
yararına yaptığı tüm hukuki işlemlerin ve geçmiş faaliyet yılında hâkim
şirketin ya da ona bağlı bir şirketin yararına alınan veya alınmasından
kaçınılan tüm diğer önlemlerin açıklaması yapılır. Hukuki işlemlerde edimler ve
karşı edimler, önlemlerde, önlemin sebebi ve şirket yönünden yarar ve zararları
belirtilir. Zarar denkleştirilmişse, bunun faaliyet yılı içinde fiilen nasıl
gerçekleştiği veya şirketin sağladığı hangi menfaatlere ilişkin olarak bir istem
hakkı tanındığı ayrıca bildirilir.
(2) Rapor, doğru ve dürüst hesap verme ilkelerine uygun olmalıdır.
(3) Yönetim kurulu raporun sonunda şirketin, hukuki işlemin yapıldığı veya
önlemin alındığı veya alınmasından kaçınıldığı anda kendilerince bilinen hâl ve
şartlara göre, her bir hukuki işlemde uygun bir karşı edim sağlanıp
sağlanmadığını ve alınan veya alınmasından kaçınılan önlemin şirketi zarara
uğratıp uğratmadığını açıklar. Şirket zarara uğramışsa, yönetim kurulu ayrıca
zararın denkleştirilip denkleştirilmediğini de belirtir. Bu açıklama sadece yıllık
faaliyet raporunda yer alır.
(4) Hâkim şirketin her yönetim kurulu üyesi, yönetim kurulu başkanından; bağlı
şirketlerin finansal ve malvarlığıyla ilgili durumları ile üç aylık hesap sonuçları,
hâkim şirketin bağlı şirketlerle, bağlı şirketlerin birbirleriyle, hâkim ve bağlı
şirketlerin pay sahipleri ve bunların yakınlarıyla ilişkileri; yaptıkları işlemler ve
bunların sonuç ve etkileri hakkında, özenli, gerçeği aynen ve dürüstçe yansıtan
hesap verme ilkelerine göre düzenlenmiş bir rapor hazırlattırıp yönetim kuruluna
sunmasını ve bunun sonuç kısmının yıllık rapor ile denetleme raporuna
eklenmesini isteyebilir. Bağlı şirketler, red için yoruma yer bırakmayacak
açıklıkta bir haklı sebebin varlığını ispat edemedikleri takdirde, bu raporun
hazırlanması için gerekli olan bilgi ve belgeleri hâkim şirketin bu işle
görevlendirilen uzmanlarına vermekle yükümlüdürler. İstemde bulunan yönetim
kurulu üyesi, bunu bir üçüncü kişinin yararlanması amacıyla yapmışsa bunun
sonuçlarından sorumlu olur.
VI – Bağlı şirketler hakkında bilgi alma
MADDE 200– (1) Hâkim şirketin her pay sahibi genel kurulda, bağlı şirketlerin
finansal ve malvarlığıyla ilgili durumları ile hesap sonuçları, hâkim şirketin
bağlı şirketlerle, bağlı şirketlerin birbirleriyle, hâkim ve bağlı şirketlerin pay
sahipleri, yöneticileri ve bunların yakınlarıyla ilişkileri, yaptıkları işlemler ve bunların sonuçları hakkında, özenli, gerçeği aynen ve dürüstçe yansıtan hesap
verme ilkelerine uygun, doyurucu bilgi verilmesini isteyebilir.
VII – Hakların donması
MADDE 201– (1) Bir sermaye şirketinin paylarını iktisap edip karşılıklı iştirak
konumuna bilerek giren diğer bir sermaye şirketi, iştirak konusu olan paylardan
doğan toplam oylarıyla diğer pay sahipliği haklarının sadece dörtte birini
kullanabilir; bedelsiz payları edinme hakkı hariç, diğer tüm pay sahipliği hakları
donar. Söz konusu paylar toplantı ve karar nisabının hesaplanmasında dikkate
alınmaz. 389 ile 612 nci madde hükümleri saklıdır.
(2) Birinci fıkrada öngörülen sınırlama, bağlı şirketin hâkim şirketin paylarını
iktisap etmesi veya her iki şirketin birbirlerine hâkim olması hâlinde
uygulanmaz.
VIII – Sorumluluk
1. Hâkimiyetin hukuka aykırı kullanılması
MADDE 202– (1) a) Hâkim şirket, hâkimiyetini bağlı şirketi kayba uğratacak
şekilde kullanamaz. Özellikle bağlı şirketi, iş, varlık, fon, personel, alacak ve
borç devri gibi hukuki işlemler yapmaya; kârını azaltmaya ya da aktarmaya;
malvarlığını ayni veya kişisel nitelikte haklarla sınırlandırmaya; kefalet, garanti
ve aval vermek gibi sorumluluklar yüklenmeye; ödemelerde bulunmaya; haklı
bir sebep olmaksızın tesislerini yenilememek, yatırımlarını kısıtlamak,
durdurmak gibi verimliliğini ya da faaliyetini olumsuz etkileyen kararlar veya
önlemler almaya yahut gelişmesini sağlayacak önlemleri almaktan kaçınmaya
yöneltemez; meğerki, kayıp, o faaliyet yılı içinde fiilen denkleştirilsin veya
kaybın nasıl ve ne zaman denkleştirileceği belirtilmek suretiyle en geç o faaliyet
yılı sonuna kadar, bağlı şirkete denk değerde bir istem hakkı tanınsın.
b) Denkleştirme, faaliyet yılı içinde fiilen yerine getirilmez veya süresi içinde
denk bir istem hakkı tanınmazsa, bağlı şirketin her pay sahibi, hâkim şirketten
ve onun, kayba sebep olan, yönetim kurulu üyelerinden, şirketin zararını tazmin
etmelerini isteyebilir. Hâkim istem üzerine veya resen somut olayda hakkaniyete
uygun düşecekse, tazminat yerine bu maddenin ikinci fıkrası hükümlerine göre,
davacı pay sahiplerinin paylarının hâkim şirket tarafından satın alınmasına veya
duruma uygun düşen ve kabul edilebilir başka bir çözüme karar verebilir.
c) Alacaklılar da, (b) bendi uyarınca, şirket iflas etmemiş olsa bile, şirketin
zararının şirkete ödenmesini isteyebilirler.
d) Kayba sebebiyet veren işlemin, aynı veya benzer koşullar altında, şirket
menfaatlerini dürüstlük kuralına uygun olarak gözeten ve tedbirli bir yöneticinin
özeniyle hareket eden, bağımsız bir şirketin yönetim kurulu üyeleri tarafından da
yapılabileceği veya yapılmasından kaçınılabileceğinin ispatı hâlinde tazminata
hükmedilemez.
e) Pay sahiplerinin ve alacaklıların açacağı davaya, kıyas yoluyla 553, 555 ilâ
557, 560 ve 561 inci maddeler uygulanır. Hâkim teşebbüsün merkezinin yurt
dışında bulunması hâlinde tazminat davası bağlı şirketin merkezinin bulunduğu
yer asliye ticaret mahkemesinde açılır.
(2) Hâkimiyetin uygulanması ile gerçekleştirilen ve bağlı şirket bakımından
açıkça anlaşılabilir haklı bir sebebi bulunmayan, birleşme, bölünme, tür
değiştirme, fesih, menkul kıymet çıkarılması ve önemli esas sözleşme
değişikliği gibi işlemlerde, genel kurul kararına red oyu verip tutanağa geçirten
veya yönetim kurulunun bu ve benzeri konulardaki kararlarına yazılı olarak
itiraz eden pay sahipleri; hâkim teşebbüsten, zararlarının tazminini veya
paylarının varsa en az borsa değeriyle, böyle bir değer bulunmuyorsa veya borsa
değeri hakkaniyete uygun düşmüyorsa, gerçek değerle veya genel kabul gören
bir yönteme göre belirlenecek bir değerle satın alınmasını mahkemeden
isteyebilirler. Değer belirlenirken mahkeme kararına en yakın tarihteki veriler
esas alınır. Tazminat veya payların satın alınmasını istem davası, genel kurul
kararının verildiği veya yönetim kurulu kararının ilan edildiği tarihten
başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar.
(3) İkinci fıkrada öngörülen dava açılınca, davacıların muhtemel zararlarını veya
payların satın alma değerini karşılayan tutardaki paranın teminat olarak,
mahkemece belirlenecek bir bankaya mahkeme adına yatırılmasına karar verilir.
Teminat yatırılmadığı sürece genel kurul veya yönetim kurulu kararına ilişkin
hiçbir işlem yapılamaz. Bu maddenin birinci ve ikinci fıkralarında öngörülen
davaların kötüniyetle açılması hâlinde davalı, uğradığı zararın müteselsilen
tazmin edilmesini ve mahkemeye teminat yatırılmasını davacılardan isteyebilir.
(4) Birleşme, bölünme ve tür değiştirmede, pay sahiplerine ve ortaklara tanınmış
bulunan diğer haklar saklıdır.
(5) Bağlı şirketin yöneticileri, bu madde hükümleri dolayısıyla pay sahiplerine
ve alacaklılara karşı doğabilecek sorumluluklarının tüm hukuki sonuçlarının, bir
sözleşme ile üstlenmesini hâkim teşebbüsten isteyebilir.
2. Tam hâkimiyet hâlinde
a) Talimat
MADDE 203– (1) Bir ticaret şirketi bir sermaye şirketinin paylarının ve oy
haklarının doğrudan veya dolaylı olarak yüzde yüzüne sahipse, hâkim şirketin
yönetim kurulu, topluluğun belirlenmiş ve somut politikalarının gereği olmak
şartıyla, kaybına sebep verebilecek sonuçlar doğurabilecek nitelik taşısalar bile,
bağlı şirketin yönlendirilmesine ve yönetimine ilişkin talimat verebilir. Bağlı
şirketin organları talimata uymak zorundadır.
b) İstisna
MADDE 204– (1) Bağlı şirketin ödeme gücünü açıkça aşan, varlığını tehlikeye
düşürebilecek olan veya önemli varlıklarını kaybetmesine yol açabilecek nitelik
taşıyan talimat verilemez.
c) Bağlı şirketin organlarının şirkete ve pay sahiplerine karşı sorumsuzluğu
MADDE 205– (1) Bağlı şirketin yönetim kurulu üyeleri, yöneticileri ve sorumlu
tutulabilecek ilgililer, 203 ve 204 üncü madde kapsamındaki talimatlara
uymaları nedeniyle, şirkete ve pay sahiplerine karşı sorumlu tutulamazlar.
d) Şirket alacaklılarının dava hakkı
MADDE 206– (1) Hâkim şirket ve yöneticilerinin, 203 üncü madde
çerçevesinde verdikleri talimatlar dolayısıyla bağlı şirkette oluşan kayıp, o hesap
yılı içinde, denkleştirilmediği veya zamanı ve şekli de belirtilerek şirkete denk
bir istem hakkı tanınmadığı takdirde, zarara uğrayan alacaklılar hâkim şirkete ve
onun kayıptan sorumlu yönetim kurulu üyelerine karşı tazminat davası
açabilirler. Davalılar 202 nci maddenin birinci fıkrasının (d) bendine
dayanabilir. Bu davaya 202 nci maddenin birinci fıkrasının (e) bendi uygulanır.
(2) Davalılar, krediden ve benzeri sebeplerden kaynaklanan alacaklarda,
davacının, denkleştirmenin yapılmadığını veya istem hakkının tanınmadığını
bilerek söz konusu alacağı doğuran ilişkiye girdiğini veya işin niteliği gereği bu
durumu bilmesi gerektiğini ispatlayarak sorumluluktan kurtulabilirler.
IX – Çeşitli hükümler
1. Özel denetim
MADDE 207– (1) Denetçi, (…) (1) özel denetçi, riskin erken saptanması ve
yönetimi komitesi; bağlı şirketin, hâkim şirketle veya diğer bağlı bir şirketle
ilişkilerinde hilenin veya dolanın varlığını belirtir şekilde görüş bildirmişse,
bağlı şirketin her pay sahibi, bu konunun açıklığa kavuşturulması amacıyla,
şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden özel denetçi
atanmasını isteyebilir. (1)
2. Satın alma hakkı
MADDE 208– (1) Hâkim şirket, doğrudan veya dolaylı olarak bir sermaye
şirketinin paylarının ve oy haklarının en az yüzde doksanına sahipse, azlık
şirketin çalışmasını engelliyor, dürüstlük kuralına aykırı davranıyor, fark edilir
sıkıntı yaratıyor veya pervasızca hareket ediyorsa, hâkim şirket azlığın paylarını
varsa borsa değeri, yoksa 202 nci maddenin ikinci fıkrasında öngörülen şekilde
belirlenen değer ile satın alabilir.
3. Güvenden doğan sorumluluk
MADDE 209– (1) Hâkim şirket, topluluk itibarının, topluma veya tüketiciye
güven veren bir düzeye ulaştığı hâllerde, bu itibarın kullanılmasının uyandırdığı
güvenden sorumludur.